Yapımcılar mı akıllı, izleyici mi ahmak?
Süper kahraman filmlerine karşı tavrımı hemen her fırsatta
dile getiririm. Gerçekten bu tarzda orijinal ve yaratıcı filmler çok nadir
çıktığı için maalesef belli yaş gruplarınca filmler önyargıyla izleniyor,
pazarlamanın yanlış olmasından dolayı. Ancak bir kesim tarafından bir o kadar
da seviliyor. Marvel bu konuda kendini aştı. Özellikle milyonlarca çocuk başta
olmak üzere birçok okuru/izleyeni etkiledi, etkiliyor. Marvel çizgi
romanlarından sinemaya uyarlanan süper kahraman filmlerinin ise aslında birer
fotokopi olduğunu insan büyünce fark edebiliyor.
Deadpool diğerler kahramanlardan farklı. Daha doğrusu süper
güçleri olduğu halde bir kahraman değil. Sadece karakter olarak değil, film
olarak da farklı. Mizah seviyesinin yüksek olduğu, esprili diyalgların aksiyon
sahnelerinin önünde olduğu bir yapım olmuş. Filmin daha ilk jeneriğinde,
yapımcıların, oyuncuların, yönetmenin adının vs. geçtiği yerde, ilk bomba patlatılıyor.
Yan oyuncular için “Gereksiz insanlar”, başrol için “Çok iyi olmayan biri”,
yönetmen için de “Fazla para kazanan” gibi sıfatlarıyla filmin castları
tanıtılıyor. Buradaki alt metin çok önemlidir. Çizgi roman uyarlaması aksiyon
filmlerinin gerçek bir sinema ve sanat olmadığını bu filmin yapımcıları bile
kabullenmiş. Gerçekten de öyle değil mi, filmin izlenmesi için yan rollere
ihtiyaç duyulmadan sadece başrol odaklı filmler hepsi. Üstelik başrol oyuncusu
maske taktığı için gerçekten de ahım şahım oyunculuk sergilemesine gerek yok;
ne jest ve mimiklerinden vermesi gereken bir duygu yok. Atletik olsun yeter.
Ayrıca bu tarz filmlerin geliri, giderlerinden her türlü daha fazla olacağı
için yönetmen ve yapımcılar da beklediklerinden fazlasını kazanır.
Bu filmin başka filmlere göndermeler yapması ise ayrı bir
güzeldi. Kılıç sahnesinin V for Vendetta filminin efsanevi final sahnesine
benzemesi, X-Men’den Alien 3’e, Iron Man’den 127 Hours’a kadar birçok filmi
hatırlattı. Yalnız filmin sonlarına doğru Deadpool’un Ajax karakteriyle
konuşmalarında, Ajax’ın sürekli adının ne olduğunu sormasının da değişmesini,
‘say my name’ deyip başka bir anti-kahramanı konu alan Breaking Bad’e de
gönderme yapmasını beklerdim, fena olmazdı.
Bütün bu güzel göndermelerin, başarıyla kullanılmış
efektlerin, özgüvenin ve birbirinden güzel çalan şarkılarının yanında cinsellik
öğesinin fazla ve gereksiz kullanılması eminim birçok izleyeni rahatsız
etmiştir. Ek olarak filmin sonu tam klasik bir süper kahraman filmi sonu.
Finali de daha absürt yapabilirlerdi.
Bu kadar mizahi ve farklı bir senaryoyla kendi cinslerinden
ayrılsa da çizgi romanının önüne geçememiş bir yapımdır Deadpool. Gerçi kim
geçti ki? (Belki Christopher Nolan’ın The Dark Knight serisi.) İzleyiciyle ve
özellikle bu türü seven yapımlarla adeta dalga geçse de bunu mizah adı altında
yaptıkları için değerinden bir şey kaybedeceğini sanmıyorum. Hatta daha fazla
izlenmenin ve bunu bir seri haline dönüştürülmesinin yanı sıra ülkemizde şimdiye
kadar pek popüler olmayan bir kahraman olan Deadpool’un çizgi roman, maske,
aksesuar satışlarında artış olmasını da bekliyorum.
Eleştirmenin Puanı: 6.5 / 10
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder